Otizm spektrum bozukluğunda temel olarak iki tür davranış grubuna ait belirtilerin birlikteliği söz konusudur. Bunlar:
İletişim ve sosyal becerilerde kısıtlılık
Tekrarlayıcı ve kısıtlayıcı davranışlar
Otizm belirtilerinden söz etmeden önce kısaca çocuğun olağan gelişim sürecinden bahsetmek uygun olacaktır.
Normal gelişim gösteren bir bebek 1. aydan itibaren göz teması kurar, gülümseyerek karşılık vermeye başlar ve zamanla bu davranışlar artar.
Bebeğin 3. ayından sonra karşılıklı göz teması ve gülümsemenin olmaması halinde değerlendirme için uzmana başvurmak gerekir.
6 aylık bir bebeğin nöromotor gelişiminin desteksiz oturabilecek düzeyde olması beklenir. Genellikle uyku düzeni bir nebze oturur, beslenmede ek gıdalara geçilir.
6. aydan sonra bebeğin sosyal etkileşimi belirgin artar, insanlarla daha fazla ilgilenir.
Tanıdık yüzleri ve yabancıyı seçer.
Aynada kendini seçmeye başlar. Mutlu veya mutsuz olduğunu ifade eden sesler çıkarır
Kucağa alınmak için kollarını kaldırır.
Agulayarak iletişim kurabilir.
9. aya doğru taklit etme veya paylaşma, duygularını ağlayarak veya gülümseyerek ifade etme gibi sosyal davranışlar görülmeye başlar.
Basit kelimeleri anlar, "baba", "dede", "mama" gibi kelimeleri hecelemeye başlar.
Bebek 9. aya geldiğinde annesinin işaret ettiği yere bakar.
İsmi ile çağrıldığında bakar, tepki verir.
Ebeveyn veya yakınlarına daha sıcak davranır, onlardan ayrıldığında ağlayabilir,
Yabancı birisini gördüğünde tedirgin olur, annesinin tepkisini kontrol eder.
Alkış yapabilir, "cee" oyunundan keyif alır. Bay-bay yapma- el sallama davranışı görülür,
Bu dönemde bebeğin yüzünde hala sevinme gibi bir ifade görülmüyorsa, bebek iletişim ve kucağa alma gibi yakınlık gösterileri ile ilgilenmiyorsa uzman tarafından değerlendirilmesi uygundur.
9. aydan sonra bebeklerin hareketliliği artar. İletişim için daha fazla anlamlı kelime kullanırlar, iletişimde beden dili ve hareketler de kullanılır.
12. ay civarı genellikle desteksiz yürümeye başlar.
Aile üyelerini tanır, belirli insanları tercih eder.
Belirli nesne veya oyuncakları tercih eder.
Ebeveynin dikkatini çekmek için sesleri veya hareketleri taklit eder.
İşaret edilen yere baktığı gibi işaret parmağı ile işaret etmeye de başlar.
Yeni bir insanla veya nesne ile karşılaştığından annenin yüzüne bakıp tepkisini anlamaya çalışır.
Mutlu mu, üzgün mü, kızgın mı yüz ifadesinden anlaşılır, yüz ifadeleri oturur.
Çevresiyle son derecede ilgilidir, etrafına tanımak ister, insanlara da nesnelere de ilgi gösterir.
Mizah anlayışı gelişir. Komik hareketlerle güldürülmekten hoşlanır
İletişim ve sosyal becerilerde kısıtlılık 3 yaş altında şu belirtilerle gösterir:
Göz temasında yetersizlik
Karşılıklı gülümsemenin olmaması
İsmine yanıt vermeme, isme bakmama
İlgilendiği nesneleri verme, paylaşma veya gösterme konusunda ilgisizlik
Kucağa alınma beklentisinin az olması veya sevgi gösterilerinden kaçınma
Tek başına oynamayı tercih etme
Daha büyük çocuklarda ise şu belirtiler görülebilir:
Karşılıklı konuşmada, diyaloğu sürdürmede zorluk
Göz teması eksikliği
Beden dilini kullanma ve anlama zorluğu
Başkalarının duygularını tanımada, farklı sosyal durumlara uygun şekilde tepki vermede ve sosyal ilişkileri anlamada zorluk
Sevgi gösterilerine karşı isteksizlik
Tek başına oynamayı tercih etme
Kısıtlı veya tekrarlayıcı davranışları olan çocuklar, tekrarlayan eylemler ve ritüeller gerçekleştirir veya küçük ayrıntılara takılıp kalabilirler.
Ek olarak, şunları yapabilirler:
Günlük rutindeki küçük değişikliklerden rahatsız olma
Oyuncaklar veya nesnelerle oynamak yerine sıralamayı, hizalamayı, düzene koymayı tercih etme
Belirli bir konuya veya nesneye yoğun bir ilgi gösterme
OSB tanısı için bu iki alandaki belirtilerin hepsinin bir arada olması beklenilmese de belirtilerin erken çocukluk döneminde ortaya çıkması gerekir. Ancak bazen sosyal beklenti ve talepler bireyin sınırlı kapasitesini aşana kadar tam olarak netleşmeyebilir.
Bu bulgular sosyal, akademik, mesleki veya diğer önemli işlevsellik alanlarında klinik olarak belirgin bir bozulmaya neden olmalıdır.
Tanıyı karşılamak için gerekli iki kritere ek olarak, otizm spektrum bozukluğu olan çocukların sıklıkla duyusal sorunları vardır. Değişen düzeyde bilişsel ve sözel becerilere sahiptirler.
Duyusal Sorunlar
Otizm tanısı alan birçok çocuk seslere, ışığa, çeşitli doku veya kokulara karşı alışılmadık derecede hassastır. Yüksek ses, parlak ışık, kalabalık veya karmaşa gibi yoğun uyaranlardan fazlaca rahatsız olup kaçınarak duyusal girdiyi azaltmaya çalışabilir. Aksine duyusal girdiyi artırmak için belirli dokulara karşı yoğun temas isteği duyabilirler veya makinelerin yaydığı ses ve titreşime aşırı ilgi gösterebilirler.
Sözel yetenek
Comments